İl Müftülüğü Konferans Salonunda düzenlenen panele il protokolünün yanı sıra, akademisyenler, üniversite öğrencileri ve vatandaşlar katıldı. Programda açılış konuşması yapan Kent Konseyi Başkanı Hikmet Köksal, yerleşim yerlerini ovalardan dağlara doğru çekmenin gerektiğini vurgulayarak, “Kuzey Anadolu fay hattı, Doğu Anadolu fay hattı, Güney Doğu Anadolu fay hattı, yerin altını ıslah ve terbiye ile mükellefmişiz gibi bir psikoloji içerisine girdik ve fay hatlarını terbiye etmeye kalktık. Fakat bunun olmadığını yaşayarak öğrendik. Dikkatimizi bu kez doğru yere, yerin üstüne vermeye başladık. Akıllı adam olacağı görüp tedbir alır. Bu anlamda iki şeyi yapmak lazım. Bir, fay hatlarını kovalayamıyoruz, kaçmıyorlar o zaman biz onlardan uzak duracağız. Ne olacak, Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi dağlara yani kırsala doğru gideceğiz. Munzur’a doğru gideceğiz, yerleşim yerlerini oralara götüreceğiz. Çünkü dağlar dünyanın çivisidir. Ovada ki 7,7 büyüklüğünde ki deprem Munzur’un eteklerinde 4,7’ye düşer, 3,7’ye düşer. Hasar ve ölüm olmaz. Birincisi bu ama ikinci bir problem var. Mevcut yerleşim yerlerini ne yapacağız? Onlara da kafa kağıtları çıkaracağız. Aynı araçlarda ki muayene kağıdı gibi kiraladığınız evin konut muayene kağıdını isteyeceksiniz. Satarken de onu ibraz etmek zorunda olacaksınız” dedi.

Ardından Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun, Erzincan milletvekilleri ve Vali Vekili Mehmet Deniz Arabacı birer konuşma yaptılar.

Levent Baydaş’ın moderatörlüğünde başlayan panelde ilk olarak EBYÜ Teknolojileri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Şevket Özden, katılımcılara depreme uygun binalar yapılması yönünde uyarılarda bulundu. Ayrıca Özden, bina güvenliği açısından binanın zemin katının diğer katlardan daha yüksel olması gerektiğini, bu süreçten sonra bina planlaması yaparken bunlara dikkat edilmesi gerektiğini, binalarda ki çıkmalara mümkün oldukça izin verilmemesi gerektiğini, yıkılan binaların 5’te birinin bu yüzden yıkıldığını söyledi. Son olarak da beton kalitesi ve beton dökümü hakkında konuşan Özden, kaliteli beton kullanılması gerektiğini, betonun döküldükten sonra da işleminin bitmediğini, betonun ve kalıbın çok önemli olduğunu bahsetti.

Akabinde söz alan Acil Tıp Uzmanı, Arama Kurtarma Derneği Kurucu Başkanı Mustafa Feridun Çelikmen, yaptığı sunumda son yaşanan depremin Bulgaristan kadar bir alanda etkili olduğunu ve oluşan fay kırığının İngiltere’yi baştan başa kesebileceğini söyledi. Depreme ilk müdahale edecek kişinin oranın insanı olduğunu, mahalle temsilcilerinin olması gerektiğini, deprem anında doğru müdahale yapılması için eğitimlerin iyi olması gerektiğini, deprem anlarında ulaşım sorununun büyük sorun olduğunu, gençlerin iyi yetişmesi gerektiğini, özellikle üniversitelerin bir fabrika gibi bu konuda çok aktif rol oynaması gerektiğini söyledi. Çelikmen özellikle deprem anında çök-kapan-tutun hareketinin fonksiyonunun olmadığını ve cenin pozisyonunda küçülebildiğimiz kadar küçülmemiz gerektiğinin altını çizdi. Bununla alakalı video gösterimi yapan Çelikmen katılımcılara cenin pozisyonunda canlı kurtarılanları gösterdi. Uzun yıllardır arama ve kurtarmalara katılığını ifade eden Çelikmen tecrübelerini izleyenlere aktardı.

Son olarak konuşan Acil Tıp Uzmanı, Afet ve Acil Tıp Derneği Başkanı Prof.Dr. Doğaç Niyazi Özüçelik, 11 ilde yıkıma neden olan 6 şubat depremlerinden ders çıkararak, Türkiye’nin her iline Mahalle Afet Gönüllüleri oluşturulması, UMKE gibi sağlık ekiplerinin yeniden modernize edilip içerisinde sağlıkçılarında olduğu kurtarma timlerinin oluşması gerektiğini kaydetti.